Yarım yüzyıla yaklaşan kariyerine, iki Grammy dâhil pek çok ödül sığdıran efsanevi müzisyen Marcus Miller müziğin sınırlarını zorlayan ve birçok farklı enstrümanı ustalıkla çalabilen nadir sanatçılardan biri olarak kabul ediliyor. Türk müziğini de yakından takip eden ve geçmişte Hüsnü Şenlendirici’nin de aralarında olduğu Türkiye’deki müzisyenlerle de sıkı bağlar kuran sanatçının İstanbul konseri saat 21.00’de başlayacak.
İstanbul konserinde Miller’a, enstrümanlarında her biri dünyaca üne sahip isimler eşlik edecek. Ustalıklı, parlak, titreşen, şiddetli ama melodik trompet hakimiyetinin yanı sıra besteci ve aranjör kimliğiyle de öne çıkan trompet virtüözü Russell Gunn; alçak gönüllü ve tutkulu Floridalı davulcu David Chiverton; kendini müziğiyle insanlar arasındaki bağı kuvvetlendirmeye adayan aranjör, orkestratör ve film müziği bestecisi de olan saksafon virtüözü Donald Hayes; caz, füzyon, hip-hop ve elektronik müzik tarzlarında klavyeleri yenilikçi kullanımıyla tanınan Julian Pollack Miller’la aynı sahneyi paylaşacak. Miller konserde birlikte çalıştığı, akıl hocası, ustası, Miles Davis’in bestelerinden, kariyerindeki önemli kayıtlara ve kendi bestelerine uzanan bir seçkiyle hayranlarını selamlayacak.
Birleşmiş Milletler İyi Niyet Elçisi
Marcus Miller 2013’te UNESCO Barış Elçisi ve Slave Route (Köle Yolu) Projesi sözcüsü seçildi. Bu projeden aldığı ilhamla 2016’da En İyi Çağdaş Caz Albümü dalında onu Grammy’e aday gösterilecek Afrodeeiza albümüne imza attı. Bu albüm için köle ticareti rotası üzerindeki ülkelerden müzisyenlerle işbirliği yapan sanatçı, albüm sonrası dünya çapında 250’nin üzerinde kapalı gişe performans sergiledi.
Miller’dan Genç Müzisyenlere Mesaj:
“…sevinç getirin, üzüntüyü hafifletin…”
Son dönemlerde gerçekleştirdiği çalışmalarla üstün yetenekli genç müzisyenleri de destekleyen Marcus Miller’ın onlara bir de mesajı var: “Aracınız ne olursa olsun, sesiniz, bir gitar, bir fırça ya da bir kalem olsun, onu geliştirmek için pratik yapın, pratik yapın, pratik yapın. Ardından bu araçları kullanarak sevinç getirin, üzüntüyü hafifletin, adaletsizliğe karşı çıkın, dans edin, sevin…”
Hüsnü Şenlendirici ile “İstanbul İstanbul Olalı”
Stevie Wonder’dan Miles Davis’e birçok devle aynı sahneyi paylaşan Miller, 2012’de İstanbul Project projesi kapsamında klarnet virtüözü Hüsnü Şenlendirici ile de aynı sahneyi paylaşmış, konserin sonunda birlikte seslendirdikleri “İstanbul İstanbul Olalı” parça çok konuşulmuştu. Cazın ritmik dünyası ile Türk müziğinin melodilerinin bir araya geldiği bu eşsiz kompozisyon sadece Türk dinleyenleri değil dünyanın dört bir yanındaki müzik severleri şaşırttı ve büyüledi. İki farklı kültür ve iki farklı müzik dilinin birleştiği bu proje, evrensel bir müzik dili oluşturdu. İkilinin sahne performansları, dünyanın dört bir yanındaki caz festivallerinde büyük ilgi gördü.
Miller’ın basları ile Yıldız Tilbe’den “Oynama”
Marcus Miller’ın kendine özgü muhteşem baslarını kendi albümleri dışında 500’den fazla kayıtta duyabilmek mümkün. Bunlardan biri Yıldız Tilbe’nin “Oynama” isimli parçası. Tilbe’nin albümüne ismini de veren “Oynama” Marcus Miller’ın müziğine Yıldız Tilbe’nin yazdığı sözlerden oluşuyor.
Son olarak 2019’da teklisi “Korogocho”yu yayınlayan Miller, dünyada kapalı gişe performanslar sergilemeye ve en müzisyenlere destek vermeye devam ediyor.